pilli bebek

Cumartesi, Eylül 26, 2009



Bu sıralar "Pilli Bebek" e takmış durumdayım. Dinledikçe keyif alıyorum keyif aldıkça daha çok dinliyorum. Tek şarkıyla başladığım bu keşif bütün şarkılarını elde etmemle son buldu hepsi birbirinden güzel . En kıza zamanda canlı canlı performanslarını izlemek lazım yerinde duramayan gezgin bi grup olduğu için sabit bi yerde yakalamak imkansız. Ekim ayı programına baktımda Ankara Eskişehir İzmir İstanbul vs. hep bi yerdeler anlıyacağınız.  En kısa zamanda yapılacaklar listesine aldım notumu uygun olan en kısa zamanda giderim umarım...

kaleme alan ~ outis ~ zaman: 03:25 0 fikrini beyan et  

huzursuzluk...

Bazen kendimi çok çaresiz hissediyorum. Sanki kocaman bir boşluk içerisindeyim. Kimse tarafından fark edilmeyen bir boşlukta; Oysa hayat ne güzeldi eskiden bir türlü farkına varamamışız. Hep böyledir zaten kaybedilince değeri anlaşılır hey şeyin. Eskiden istediğimiz bir oyuncak veya bir kıyafet alınmağında ya da oyun oynarken yapılan mızıkçılığa ağlanırken; geriye dönüp baktığımızda bütün bunların ne kadar basit üzüntüler olduğu hatta kimi zaman gülümsenerek hatırlanan anılar olduğunu anlıyoruz. Şimdi ise alışmak mı yoksa kabullenmek mi bilinmez ama daha büyük sorunlarla karşılaşmamıza rağmen çoğu zaman boğazımıza düğümleniyor her şey. Zaman zaman yutup atıyoruz bir köşeye. O da boğazımızdan kalkıp kalbinizin üzerine oturuveriyor tüm ağırlığınca. İşte o zaman ne uykular uyku gibi ne de uyanışlar eskisi gibi oluyor. Kafada hep sorunlar sabah akşam gece gündüz her saat her dakika her saniye beynini ve kalbini acımasızca kemiriyor. Bir an bile seni bırakıp gitmiyor. Sanki senin mutlu olmana inat her defasında yaşanan yarım mutluluklar. Bütün bunların sonun da aranan tek şey huzur oluyor hayatta...

kaleme alan ~ outis ~ zaman: 02:47 0 fikrini beyan et  

vazgeçemediklerim top 10

Perşembe, Eylül 17, 2009

1. Nick Cave & Kyle Minogue- Where the wild roses grow
2. Röyksopp- What else is there 
3. A Perfect Circle - Imagine
4.AaRON - U turn(lili)
5. Alberto Iglasias- Raquel
6.Gabriella Ferri -Remedios
7. Sigur Ros- Njosnavelin
8. Jason Mraz- Bella Luna
9. Alanis Morissette- Thank U
10. Anathema - Natural Disaster

kaleme alan ~ outis ~ zaman: 17:01 4 fikrini beyan et  

hable con ella

Çarşamba, Eylül 16, 2009


Yine müzikleirni önceden keşfedip sonradan izleme isteği uyandıran bi filmle kaşı kaşıyayım. Uzunca bi süredir merak ediyodum ama bi türlü filmi edinme girişiminde bulunamamıştım taki h.sonuna kadar. Alberto Iglasias' ın Raquel ini dinlerken bu filmi izlemek çok geldi içimden bende aldım izledim sonunda.

Bu fim sayesinde  ispanyolcaya olan ilgim iyice körüklendi okadar çok  öğrenesim geldi ki hattta bugün ispanyolca başlangıç kitaplarına bile baktım diyebilirim.

Filme gelince insanın hayatta başına nerde nezamn ne geliceği hiç mi hiç belli olmuyo gerçeğini vurguluyor. Filmde de anlatılan herkezden herşey beklenir durumunu  bugün bizzat yaşadım neyse yaşadığım şeyi şimdilik es geçiyorum...Saplantı hailne gelmiş davranışların getirdiği sonuçlar kimi zaman insanın hayatına bile mal olabiliyor ve kimine göre masumca olan duyguların aslında hiç de masum olmadığını görüyoruz.

Filmin ilk sahnesinde gösterilen sahnede ahşap iskemleler ve masalar arasında kollarını açmış danseden iki kadın ve bu gösterilen oyundan etkilenen iki adamın yaşamlarının aylar sonra nasıl kesiştiğini görüyoruz. film aralarında gösterilen tiyatro sahneleri  ve müzikler gerçektende çok etkileyici ve dramatikti. Film sırasında en yakın zamanda tiyatroya gitmeliyim düşüncesi uyandı birden ve bu konudaki açlığımı farkettim. 

Kısacası film için komada yatan iki kadın ve onlarla ilgilenen iki adamın hikayesi denilebilir.

** Raquel'i kesinlikle dinlemeniz tavsiye edilir...

kaleme alan ~ outis ~ zaman: 01:24 2 fikrini beyan et  

hiç kullanılmamış sıfır şablon aranmakta

Cuma, Eylül 11, 2009

Bugün bilog bilog gezerken farkettim ki yeni yeni şablonlar çıkmış millet yeni şablonlu biloglarıyla hava atarmışcasına yazı yazarken ben hala son kullanımı geçmiş emektar şablonumla idare ediyorum :). Yazmaktan başka herşeyi yapar oldum biloga . Şaka bi tarafa yeni şablon arayışı içine girdim ama bulamıyorum orjinal güzel bişeyler. Nerden bakıp, nerden yapacağımı bile bilmiyorum. En son şablon değişitirmeye karar verdiğimde; sevgili bloggerin bize alternatif olarak sunduğu şablonların dışına çıkmanın cezasını çektim . Saçma sapan bi hal aldı bilogum. Eskiye döneyim dedim onuda beceremedim anlayacağınız baya bi cebelleştim.
Uzun lafın kısası yeni şablon arıyorum varmı önerisi olan...

kaleme alan ~ outis ~ zaman: 02:35 2 fikrini beyan et  

planlı programlı yaşama sürecine ilk adım

Çarşamba, Eylül 09, 2009

Oldum olası planlı, programlı, düzenli yada herne deniyorsa öyle yaşayan insanlara özenmişimdir. Hatta kimi zaman öyle insanlardan da olmaya çalışsamda, daha doğrusu çabalasamda bünyeme ters geliyor nedense. Herşeyi son dakkaya bırakmaktan içten içe biliçaltım zevk duyuyor galiba :) Rahat rahat yetiştirmek varken herşeyi ben son dakkida nasıl yetiştiricem stresle boğuşuyorum. Ben iflah olmam, olmam için farklı zaman, farklı mekan, farklı beden vs. de yeniden doğmuş olmam gerek.

Neyse efenim bende böyle bi adım atayım dedim düzenli yaşayayım, geç öleyim gibisinden... Tabi ne kadar istikrarlı olacağımı bilmiyorum. Düzenlli yaşam için ilk önce uyku düzenini bi rayına oturtmak lazım ama ne yapsam olmuyor. Kafam bi karışık ki bugünlerde saçma sapan düşüncelerle boğuşmaktayım hergece. Bi düşünceden diğerine alakasız geçişler ve birleştirmeler yapıyorum hayal gücümde genişledi iyice:)ben bile böyle performans beklemezdim bu konuda kendimden. Neden böyle oldum anlamış da değilim :P Bu konuyu şimdilik es geçelim ilerleyen günlerde daha detaylı gireceğim.

Birde böyle herzaman yazmak istiyorum, yazıyorum da sağa sola okutup fikirde alıyorum gel gelelim yayınlayamıyorum bitürlü. Öyle üşendiğimden felan da değil aslında. Havadan nem kapanlar olup üstüne alınan çok olur diye. kötü bişeyde yazdığım yok ama ne bileyim zamanı değil galiba:)

Eylül ayı itibariyle düzenli yaşam programıma başladım(başlıyorum) bakalım nezamana kadar sürecek bilinmez, ama benimiçin değişiklik olacağı kesin...

kaleme alan ~ outis ~ zaman: 17:14 3 fikrini beyan et